Ticari defterler, tarafların özellikle dava öncesinde sulh zamanındaki karşılıklı ilişkilerini ortaya koyar.
İspat gücüne sahip defterler, tacir ve tüzel kişi ise yevmiye defteri, defteri kebir, envanter defteri ve karar defteri.
Bu defterlerin notere onaylatılması zorunludur.
Tacir gerçek kişi ise karar defteri hariç diğer defterleri ya da işletmesinin bünyesine göre sadece işletme defteri tutmak durumundadır. Bu defterlerin notere onaylatılması zorunludur.
Her tacir, tutmaya mecbur olduğu diğer defterlerle tutmak istediği defterlerin her birinin nevi ve mahiyetleriyle sayfa sayılarını gösteren iki nüsha beyannameyi bu defterleri kullanmaya başlamadan önce sicil memuruna vermeye mecburdur. Memur, bunlardan birini tasdik ederek tacire geri verir. Bu mükellefiyeti hiç ve kanuna uygun şekilde yerine getirmeyen tacirin bu gibi defterleri lehine delil olamaz.
Ticari Defterde;
- Yapılan her ödeme-nakit, çek, senet, havale vb..- ticari defterlere islenmelidir. Aksi halde ödemeye rağmen bu işlemler defterlerde kayıt altına alınmaz ise, tacir hukuken bu durumda borçlu kabul edilir.
- Ticari İşletmenin, muhasebe kayıtlarında mal ve hizmet satımları ile alımları karşılığında yapılan ödemeler ve tahsilatlar muhakkak gösterilmelidir. Kayıtlar birbirini tamamlayıcı olmalıdır.
- Çek ile yapılan ödemeler sonrası, çekin karşılığı ödendiğinde hem çek hesabına hem de nakit hesabına işlenmelidir.
- Ticari defterlerin kapanış tasdikleri de ilk bakılan unsurlardan biridir.
- Ticari defterlerin kanuna uygun şekilde tutulmuş sayılabilmesi için, zorunlu defterlerin tasdik işleminin ve diğer zorunlu defterler için de sicil memuruna beyanname verme yükümünün yerine getirilmiş, yevmiye defteri kayıtlarının süresi içinde deftere geçirilmiş, envanter ve bilançonun eksiksiz, açık ve anlaşılır şekilde düzenlenmiş olması gerekir.
KANUNA UYGUN TUTULMAYAN DEFTERLER SAHİBİ LEHİNE KANIT OLARAK KULLANILAMAZ.